Futbolun sadece futbol olmadığı her fırsatta söylenen bir cümle. Peki bu cümle bizler için nasıl bir anlam ifade ediyor. Bu kadar kitleye ulaşabilen ve dünyada bu denli sevilen bir oyunun sadece oyun olarak kalması zaten beklenilemez.
Kahramanımız Andres Escobar 1967 yılında Kolombiya’nın Medellin şehrinde dünyaya geldi. 1987 yılında Atletico Nacional takımıyla profesyonel anlaşma imzaladı. 2 yıl sonra da kulübü ile Libertadores Kupasını kazandı. 1989 yılında Young Boys takımında 1 yıl oynadıktan sonra Atletico Nacional’e geri döndü. Kolombiyada “Futbolun Centilmeni” olarak anıldı.
Kolombiya milli takımının formasını ilk kez 1988 yılında terletti Andres Escobar. Milli forma ile ilk golünü de aynı yıl İngiltere’ye karşı attı. 1994 Dünya Kupası’nda da Kolombiya milli takımının en önemli oyuncularından biriydi. Kolombiya 94 Dünya Kupası elemeleri son maçında Arjantin’i 6-0 yenerek turnuvaya adını yazdırmaya hak kazandı ve tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başardı.
Başta Brezilya’nın efsane futbolcusu Pele ve birçok futbolsevere göre turnuvanın favorilerinden biriydi Kolombiya milli takımı. Ama Kolombiya milli takımını favori olarak gören sadece onlar değildi, kirli ellerini ülkenin yönetiminden tutun da futbola kadar uzatabilen Kolombiya mafyası da favori olarak görüyordu. Kolombiya’nın şampiyonluğuna ciddi paralar ile bahis oynayan mafya liderleri takımın üzerinde büyük bir baskı kurdu. Böyle bir baskı ile nasıl bir sonuç alınabilirdi ki zaten.
Turnuvanın ilk maçında Kolombiya Romanya karşısında 3-1 kaybetti. Sonuç böyle olunca baskılar da artmaya başladı. Turnuvanın ev sahibi Amerika ile oynanacak olan maç Kolombiya milli takımının turnuvadaki kaderini belirleyecekti. Sonuç olarak maçı 2-1 kaybettiler. Karşılaşmada ki 2 golü Kolombiya attı. Büyük bir talihsizlik yaşayan Andres Escobar 34. dakikada maçtaki ilk golü ters bir vuruşla kendi kalesine gönderdi.
Andres Escobar maç sonrası verdiği bir röportajda, “Evet kendi kaleme gol attım ama bu dünyanın sonu değil. Hayat benim için devam ediyor.” dedi. Haksız da değildi. Hangi futbolcu böyle bir turnuvada böyle bir an yaşamak ister? Dünyanın sonu değildi, tabi biz normal insanlara göre. Grubun son maçında da İsviçre’yi 2-0 yenmeleri bir şeyi değiştirmedi. Dünya Kupası’na veda eden taraf Kolombiya oldu.
Artık Kolombiya mafyasının hedefindeydi Andres Escobar. Bir günah keçisi lazımdı o da Andres Escobar’dan başkası değildi onlara göre. 2 Temmuz 1994 günü Andres takım arkadaşı olan eski Beşiktaşlı Óscar Córdoba ile Medellin’de belki de yaşadığı o talihsiz anı unutmak ve biraz olsun kafa dağıtmak için bir bara gitti. Barda 3 kişinin Amerika maçında kendi kalesine attığı golle ilgili sözlü sataşmasına maruz kaldılar. Aralarında karşılıklı hakaretler ve arbedenin ardından 3 kişi bardan çıkartıldı. Andres ve Cordoba bardan çıktıklarında tartıştıkları adamlardan biri onları dışarıda bekliyordu. Humberto Munoz adındaki katil belinden çıkarttığı silah ile Andres Escobar’a 12 el ateş ederek bir futbolcudan çok daha fazlasını, “Futbolun Centilmeni”ni, hayat dolu 27 yaşındaki bir genci büyük bir soğukkanlılıkla öldürdü.
Bu olay da futbolun sadece futbol olmadığına verebileceğimiz tonlarca iyi örneğin yanında verilecek kötü örneklerden sadece biri.
Siteye giriş için tıklayınız / BetAsus